eLearning Hızlı Geliyor Mu?

İlk Kurduğum Online Eğitim Şirketi – Girişim Fabrikası, Altunizade, İstanbul

2002’de üniversitede tanıştığım eÖğrenme (eLearning) hayatımın büyük kısmında profesyonel işten geçim kaynağım oldu. İlk stajım, ilk profesyonel işim eLearning sektöründeydi. Bu sektörün çok muhafazakar bir sektör olduğunu söylemem gerekli. eTicaret çok hızlı gelişim sergilerken eLearning o kadar hızlı gelişmedi. Sıkıcı eLearning içeriklerini kullanıcılar almak zorundaydı çünkü bu eğitimlere karar verenler 3-5 kişiden ibaretti. Onların dünya görüşleri bu eğitimleri alan binlerce kişi tarafından kabul görmek zorundaydı. Değişim süreci ayrı bir yazı konusu ama son zamanlarda gördüklerim eLearning sektörünün önümüzdeki dönemde çok daha hızlı gelişeceğinin sinyallerini veriyor.

Öncelikle bu yazıyı iki eLearning şirketi kurmuş ve yönetmiş biri olarak yazdığımı bilmenizi isterim. Gerek kurumsal eğitim gerekse de K12 düzeyinde çok sayıda müşteri ile görüştüm, onlarla nelere ihtiyaç duydukları konusunda bilgiler aldım ve anladım ki kimse ortak bir online eğitim yaklaşımına sahip değil. Olmaması bir anlamda iyi aslında ama bu seferde işi standart hale getirememek gibi bir sorun çıkıyor karşımıza. Oysa bugün yüz binlerce lira verdiğimiz araçları bile kendimize özel olarak kişiselleştirebiliyorken online eğitimleri kendi istediğimize sadece renk, kadın erkek sesi gibi değişkenlerle özelleştirmek eğitim alan kişi tarafından sıkıcı karşılanıyor.

Peki ülkemizde neler değişiyor? Öncelikle farkındalık artıyor. Yeni kuşak, gençlerimiz, teknolojiye, internet üzerinden eğitim almaya çok daha yatkın. Şirketler hala statükocu yapılarını koruya dursun alttan bir dip dalgası geliyor. Kişibaşı düşen milli gelir artıyor. Her ne kadar beğenmesek de, geçmişle kıyasladığımızda tatmin edici olmasada bir düzelme var. İnsanlar kişi başı geliri arttıkça daha çok dışarıda yemek yeme eğilimindedir, söküklerini artık kendileri dikmez, paraları ile yeni bir pantolon ya da gömlek satın alır. Bu durum online eğitimlerde de görülüyor. Bireysel tarafta insanlar online eğitimleri almak için belli bir miktar para harcamaya razı. Eskiden bu durum böyle değildi. Çok büyük emekler verdiğimiz bir online eğitimi insanlar çok pahalı diyerek – halbuki giydiği kot pantolondan daha pahalı değil – almayabiliyordu. Ancak şimdi böyle değil.

Yazının başında sorduğum soruya geri dönersek. eLearning hızlı gelmiyor, o belirli bir oranda gelişimini sürdürürken asıl gelen yeni nesil değişimi mecbur kılacak gibi görünüyor. Onlar bu eğitimleri tüketmeye çok daha istekli, çok daha talepkar.

Belki de odağına teknolojiyi alan yeni bir eğitim şirketi kurmak için şimdi yine doğru zaman olabilir. Bu alanda yeni başlangıç yapmak isteyenler benimle iletişime geçebilir.

Saygılarımla,

Faruk Erdoğan

E-Öğrenmeden Bir Haberiz

Türkiye’de her işte olduğu gibi girişimcilerimiz bazı sektörler hakkında tüketicileri yanlış bilinçlendirmeye devam ediyor. Bunun en üzücü tarafı da bunu yaptıklarının farkında bile olmamaları. Aynı grup alışveriş sektöründe olduğu gibi sadece iş fikrinin para kazanma tarafını görüp, hizmet kalitesini ve o sektörün iç dinamiklerini önemsemeden binlerce mutsuz müşteriyi grup alışveriş sektöründen soğuttukları gibi.

Bu aralar aynı durum e-öğrenme için de geçerli. Hergün bir arkadaşım bana e-öğrenme sitesi olduğunu zannettiği bir sitenin bağlantısını paylaşıyor. Bu yüzden sektörde bir video çek sitene ekle olsun sana e-öğrenme gibi bir yaklaşım hakim. E-öğrenme o kadar kolay bir sektör değil. En başta pedagojik açıdan bir bilgisayarın karşısında nasıl eğitim alınır bunun bilinmesi lazım. Tabi bununla da iş bitmiyor. Çok farklı eğitim içerikleri çok farklı yetkinlikleri geliştirmek için kullanılır. Tamam tek bir yazı veya bir video öğretici içerik olabilir ancak öğrenmenin uzun süreli süreç olduğu düşünülürse alınan eğitimlerin belirli aralıklarla tekrar edilmesi ve düzenli olarak gelişimi ölçen araçlarla beraber sunulması gerekir.

Önemle rica ediyorum, iyibilir.com’da yapmaya çalıştığımız şeyi her “biz öğrenme sitesiyiz” diyenin yaptığı işlerle kıyaslamayın. Böyle bir durumda inanın benim için o sektörü anlamadığınızı, e-öğrenmeden bir haber olduğunuzu düşünmeme sebep olursunuz. Kızıyor muyum? Kesinlikle hayır, sadece bu sektörü de kar yapılacak bir alan görmenizi istemiyorum. Para uğruna insanların hayatlarını etkileyecek bir sektörün basite alınmaması gerektiğini düşünüyorum.

Bu konuyla ilgili yardımcı olmak isterseniz bu ve bu yazıları okuyabilirsiniz.

Blackboard Sales Meeting – Amsterdam

8 – 10 Temmuz tarihleri arasında Blackboard’un düzenlediği Sales Meeting’e katılmak için Hollanda’nın Amsterdam şehrine gittim. Burada üründen uzak bir toplantı gerçekleştiğini söyleyebilirim. Blackboard’ta artık ürünün değil vizyonun konuşulduğunu görmek sevindirici.

Toplantının ilk gününde Blackboard’un sunmuş olduğu Manage Hosting hizmetinin verildiği Datacenter’ı gezme fırsatı yakalıdık. Yüksek güvenlik önlemleriyle girdiğimiz bu datacenterı güvenlik görevlileri ile gezerken kameralarında bizi izlediğini söylemem gerekli. Burada güvenlik maksimum düzeyde. Özelliklede doğal afetler diyebileceğimiz durumlara karşı önlemler çok iyi bir şekilde alınmış. Datacenter yerden 80 cm yukarıda. Bu boşlukta binanın havalandırma sistemleri yer alıyor. İkisi soğuk ikisi sıcak olmak üzere 4 kalın boru odayı baştan sona dolaşıyor ve içeride meydana gelebilecek hava değişimlerine karşı odanın her daim aynı soğuklukta kalmasını sağlıyor. Burada bulunan  bilgilerin saklandığı sunucuların her daim soğuk bir ortamda kalması sağlanıyor. Özellikle yangına karşı datacenter’ın korumaları mükemmel, iki defa tüm binaya yangın söndürme cihazlarından özel gaz püskürtecek şekilde tasarlanmış. İçeride yaklaşık 30 kadar büyük çapta tüp mevcut ve bu tüplerin tanesi 1000 ila 1500 euro arasında değişiyor. Okumaya devam et

Blackboard ile Sosyalleşmek

İş dünyası hepimizin hayatında büyük yer kaplıyor. Günde en az sekiz saatimizi iş yerinde geçiriyoruz. Geçirilen saatle bir yerde çalışmak hayatımızın en büyük kısmını oluşturuyor. Uykuda geçirdiğimiz zamanlarıda düşündüğümüzde insanın iş dışında sosyalleşmesi için pek fazla zamanı kalmıyor. Hele İstanbul gibi bir metropolde yaşıyorsanız günde en az iki saatide trafiğe ayırmanız gerekiyor.

İnternetin hayatımıza dahil ettiği en önemli özelliklerden biriside sosyalleşmek. Bir dönem hepimiz arkadaşlarımızla Acaba internette olan insan sosyalleşebilir mi? türünden konuşmalar yapmışızdır. Evet, internet sosyalleşmek için kesinlikle önemli bir araç ve etkin kullanıldığı takdirde de çok etkili.

Bu başlığı nasıl e-öğrenme ile bağlayacağımı düşünebilirsiniz. Basit. İş yerinde insanların interneti kullanarak sosyalleşmesine izin veren bir Eğitim Yönetim Sistemini anlatarak. Hemde öğrenirken sosyalleşerek.

Bir çoğumuz için işten bahsedildiğinde, takım elbiseler, sıkıcı toplantılar, yetiştirilmesi gereken işler, hazırlanması gereken raporlar akıllara geliyor. Helbuki insanın zamanının büyük bir bölümünü geçirdiği iş yerinde sosyalleşmesi ve bundan büyük keyif alması mümkün.

Eğitim Yönetim Sistemleri’nin birçok eğitim faaliyetlerini organize ettiğini biliyoruz. Blackboard’da bir eğitim yönetim sistemi ve içinde barındırdığı Community özelliği ile şirket içinde sosyalleşmek isteyenlere farklı çözümler sunuyor. Çıkış noktası üniversitelerde bulunan ve önemli yer tutan öğrenci kulüpleri. Şirketlerde yer alan fotoğrafçılık, briç gibi sosyal aktivite gruplarınında bir araya gelmesini sağlayan güzel bir özellik.

Blackboard’un Community özelliği ile şirketlerin içinde yer alan sosyal aktivite gruplarına özel bir alan vermek mümkün. Bu alanda kullanıcılar istedikleri konu hakkında tartışabilir, fikir alışverişinde bulunabilir, istedikleri dosyaları paylaşabilir ve aynı ilgi alanına sahip insanlarla tanışabilir. Bu özelliğine baktığımızda Blackboard’un diğer Eğitim Yönetim Sistemlerinden ayrıştığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Türkiye’de özellikle üniversiteler alanında kullanıldığı sanılan bu yazılım aslında şirketlerinde işine yarayacak çok farklı özellikler sunuyor. İleriki yazılımlarımda Blackboard’un bir başka güzelliğinden bahsedene kadar, ürün hakkında daha detaylı bilgiyi bu adresten alabilirsiniz; www.blackboard.com

Elbette sosyalleşmek bana göre tam anlamı ile bu olmasada evrimleşmeyi başlatması anlamında güzel bir adım.