BÖTE Öğrencileri hangi alanlarda çalışabilir?

E-Öğrenme üzerine yaptığım sunumlarda muhakkak Bilgisayar ve Öğretim Tekenoloji Öğretmenliği ve eş bölümlerden birkaç öğrenci oluyor. Soru cevap kısmında sordukları sorular aslında sektörleri hakkında çok fazla bilgiye sahip olmadığını gösterir nitelikte. Elbette bu durum yalnızca BÖTE öğrencileri için geçerli değil. Türkiye’de okuduğu bölümü bitirdiğinde ne yapacağını ya da aldığı akademik eğitimle hangi sektör/sektörleri hedefleyeciğini bilememek sanki bir kader. O zaman bu yazım aslında bu işin bir kader olmadığına inanan öğrenci arkadaşlarıma gelsin. Okumaya devam et

Online Educa’da gelecek vaad eden şirketler!

Avrupa’nın en büyük, dünya da oldukça saygın bir konumda olan Online Educa’ya katılmak için Almanya’nın başkenti Berlin’deyim. Gerek şirketlerin en son ürünlerini tanıtmak için, gereksede e-öğrenmenin geleceğini tartışmak amacıyla çok sayıda akademisyenin buraya katıldığını söylemem gerekli. Bende sektörümüzde olan son gelişmeleri takip etmek, yeni iş birlikleri kurmak amacıyla Online Educa’ya katılanlardanım. Okumaya devam et

Eskişehir’de E-Öğrenmenin Önündeki Engelleri Tartıştık

Ancak fırsat bulup tekrar bolguma bir yazı yazabiliyorum. Salı gününden beri Anadolu Üniversitesi’nin ev sahipliğini yaptığı IODL & ICEM etkinliğindeyim. Burada dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen ve alanı uzaktan eğitim olan birçok akademisyenle birlikte e-öğrenme alanında olan gelişmeleri beraber irdeleme fırsatı bulduk. Aynı şekilde Türk Akademisyenlerle birlikte de Türkiye’de E-Öğrenme’nin önündeki engellerin neler olduğunu beraber tartışma fırsatı yakaladık. Okumaya devam et

E-Öğrenme Pazarı Üzerine

Yurtdışı toplantılarımın çoğunda Türkiye’nin 10 yıl içinde ekonomik açıdan çok büyüyeceğini daha gelişme aşamasında olan bir çok sektörde büyük büyüme potansiyeli olduğunu konuşuyoruz. Elbetteki bu büyüyecek pazarlardan biriside E-Öğrenme.

Dünya E-Öğrenme pazarına bakıldığında 52 Milyar Amerikan Doları gibi bir pazardan bahsederken Türkiye e-öğrenme pazarının 30 Milyon Amerikan Doları olması daha kat edeceğimiz çok yol olduğunu gösteriyor. Üstelik şöyle bir bilgide verebilirim, yaptığım araştırmalara baktığımda 30 Milyon Amerikan Dolarına E-Öğrenme’yi besleyen çevre sektörlerinde dahil olduğunu söylersek sadece e-öğrenme pazarının potansiyelini daha iyi gözler önüne serebiliriz. Okumaya devam et

Büyükler Farkında

Türkiye’de e-öğrenmeye yatırımı yine her zamanki gibi ilk olarak Capital 500’de yer alan şirketler yaptı. Bu şirketlerin arasında da finans sektörü ilk sırayı alıyor. Tek fark yaratabileceği alanın insanla başladığını bilen büyük fianans şirketlerinin ilk yatırımı yine insana oluyor.

Büyük şirketlerin hepsinde insan kaynakları çok etkin bir şekilde çalışanlarının memnuniyeti ve şirketlerinin geleceği için sistemli bir şekilde çalışıyor. Kimi şirketlerde çalışanlara eğitimler insan kaynakları departmanları tarafından verilirken kimi büyük şirketlerde ayrı bir eğitim departmanı çalışanlarının eğitimi için girşimlerde bulunuyor. Bu durum ülkemizde de e-öğrenmenin hızla gelişmesi için oldukça önemli. Okumaya devam et

Blackboard Sales Meeting – Amsterdam

8 – 10 Temmuz tarihleri arasında Blackboard’un düzenlediği Sales Meeting’e katılmak için Hollanda’nın Amsterdam şehrine gittim. Burada üründen uzak bir toplantı gerçekleştiğini söyleyebilirim. Blackboard’ta artık ürünün değil vizyonun konuşulduğunu görmek sevindirici.

Toplantının ilk gününde Blackboard’un sunmuş olduğu Manage Hosting hizmetinin verildiği Datacenter’ı gezme fırsatı yakalıdık. Yüksek güvenlik önlemleriyle girdiğimiz bu datacenterı güvenlik görevlileri ile gezerken kameralarında bizi izlediğini söylemem gerekli. Burada güvenlik maksimum düzeyde. Özelliklede doğal afetler diyebileceğimiz durumlara karşı önlemler çok iyi bir şekilde alınmış. Datacenter yerden 80 cm yukarıda. Bu boşlukta binanın havalandırma sistemleri yer alıyor. İkisi soğuk ikisi sıcak olmak üzere 4 kalın boru odayı baştan sona dolaşıyor ve içeride meydana gelebilecek hava değişimlerine karşı odanın her daim aynı soğuklukta kalmasını sağlıyor. Burada bulunan  bilgilerin saklandığı sunucuların her daim soğuk bir ortamda kalması sağlanıyor. Özellikle yangına karşı datacenter’ın korumaları mükemmel, iki defa tüm binaya yangın söndürme cihazlarından özel gaz püskürtecek şekilde tasarlanmış. İçeride yaklaşık 30 kadar büyük çapta tüp mevcut ve bu tüplerin tanesi 1000 ila 1500 euro arasında değişiyor. Okumaya devam et

Blackboard ile Sosyalleşmek

İş dünyası hepimizin hayatında büyük yer kaplıyor. Günde en az sekiz saatimizi iş yerinde geçiriyoruz. Geçirilen saatle bir yerde çalışmak hayatımızın en büyük kısmını oluşturuyor. Uykuda geçirdiğimiz zamanlarıda düşündüğümüzde insanın iş dışında sosyalleşmesi için pek fazla zamanı kalmıyor. Hele İstanbul gibi bir metropolde yaşıyorsanız günde en az iki saatide trafiğe ayırmanız gerekiyor.

İnternetin hayatımıza dahil ettiği en önemli özelliklerden biriside sosyalleşmek. Bir dönem hepimiz arkadaşlarımızla Acaba internette olan insan sosyalleşebilir mi? türünden konuşmalar yapmışızdır. Evet, internet sosyalleşmek için kesinlikle önemli bir araç ve etkin kullanıldığı takdirde de çok etkili.

Bu başlığı nasıl e-öğrenme ile bağlayacağımı düşünebilirsiniz. Basit. İş yerinde insanların interneti kullanarak sosyalleşmesine izin veren bir Eğitim Yönetim Sistemini anlatarak. Hemde öğrenirken sosyalleşerek.

Bir çoğumuz için işten bahsedildiğinde, takım elbiseler, sıkıcı toplantılar, yetiştirilmesi gereken işler, hazırlanması gereken raporlar akıllara geliyor. Helbuki insanın zamanının büyük bir bölümünü geçirdiği iş yerinde sosyalleşmesi ve bundan büyük keyif alması mümkün.

Eğitim Yönetim Sistemleri’nin birçok eğitim faaliyetlerini organize ettiğini biliyoruz. Blackboard’da bir eğitim yönetim sistemi ve içinde barındırdığı Community özelliği ile şirket içinde sosyalleşmek isteyenlere farklı çözümler sunuyor. Çıkış noktası üniversitelerde bulunan ve önemli yer tutan öğrenci kulüpleri. Şirketlerde yer alan fotoğrafçılık, briç gibi sosyal aktivite gruplarınında bir araya gelmesini sağlayan güzel bir özellik.

Blackboard’un Community özelliği ile şirketlerin içinde yer alan sosyal aktivite gruplarına özel bir alan vermek mümkün. Bu alanda kullanıcılar istedikleri konu hakkında tartışabilir, fikir alışverişinde bulunabilir, istedikleri dosyaları paylaşabilir ve aynı ilgi alanına sahip insanlarla tanışabilir. Bu özelliğine baktığımızda Blackboard’un diğer Eğitim Yönetim Sistemlerinden ayrıştığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Türkiye’de özellikle üniversiteler alanında kullanıldığı sanılan bu yazılım aslında şirketlerinde işine yarayacak çok farklı özellikler sunuyor. İleriki yazılımlarımda Blackboard’un bir başka güzelliğinden bahsedene kadar, ürün hakkında daha detaylı bilgiyi bu adresten alabilirsiniz; www.blackboard.com

Elbette sosyalleşmek bana göre tam anlamı ile bu olmasada evrimleşmeyi başlatması anlamında güzel bir adım.

 

 

 

 

 

 

Sanal Sınıflarda Beyaz Tahta Uygulaması

Bugün piyasada hangi sanal sınıf yazılımına bakarsanız bakın içinde mutlaka Beyaz Tahta uygulamasını görürsünüz. Bu uygulama etkin bir şekilde kullandıldığı takdirde, eğitim veren kişinin işini kolaylaştıran bir uygulama olması bakımından oldukça önemlidir.

Beyaz Tahta kısaca; sanal eğitime katılmış olan herkesle eş zamanlı olarak yazı, giyagram ve kendi içinde bulunan bazı araçları kullanmaya olanak verir. Eğitmen istersen Beyaz Tahta üzerine istediği yazıyı yazabilir ve şekli çizebilir. Yazılan bu yazılar ve çizilen bu şekiller o an eğitime katılan her öğrencinin ekranında eş zamanlı olarak görünebilmektedir.

Beyaz Tahta uygulamasının bir diğer güzel yanıda eğitime katılan herkese bu uygulama üzerinde eşzamanlı çalışma yetkisi verilebilmesidir. Eğer istenirse eğitmen bir kişiyede Beyaz Tahta uygulamasını kullanma yetkisi verebilir. Böylelikle Eğitmen ve sanal sınıftan yetki verilmiş bir eğitim alan kişi Beyaz Tahta uygulamasını birlikte kullanabilir. Eğitmen isterse bu yetkiyi birden fazla kişiye verebilir. Eğitim alan kişi eğitmen gibi bu uygulamaya yazı yazabilir ya da şekil çizebilir. Üstelik eğitim alan kişi tarafından Beyaz Tahta üzerinde yapılan her güncelleme (yazı, diyagram, çizgi vb.) diğer katılımcılar tarafından da görülür.

Beyaz Tahta üzerinde yapılan her değişiklik istendiği anda temizlenebilir veya kaydedilerek katılımcılarla paylaşılabilir.

Bu uygulamanın kullanım alanları eğitmenin hayal güzüyle sınırlıdır. Matematiksel formüllerin yazımı, finansal çizimler Beyaz Tahta üzerinde en yaygın olarak kullanılan alanlardır.

Krizde E-Öğrenme

Bir kurumun çalışanlarını eğitmesi onları çağımızın bilgi ve becerileri ile donatması için düzenli aralıklarla eğitim vermesi gerekiyor. Eğitim masraf kalemlerine bakıldığında en büyük kalem eğitimin verileceği sınıf ve eğitime katılacak kişilerin yol ve konaklama masrafları göze çarpıyor. Tabiki iş günleri içinde verilen bir eğitimin iş gücü kaybınıda bu kaleme eklemek gerekiyor. Eğitim almak için o gün işe gitmeyen çalışanların iş kaybını hesaplamak her ne kadar çok zor olsada, sınıf eğitimlerinde önemli bir masraf olarak görmek hiçte yanlış olmaz. Bu masraflara eğitimi verecek hoca, baslı materyaller, kullanılacak araç ve gereçleri hatta kullanılacak elektiriği bile eklediğimizde çalışanlara eğitim vermenin oldukça masraflı olduğunu görebiliyoruz.

E-öğrenme, şirketler için önemli bir masraf kalemi olan eğitimi olabildiğince aşağıya çekebildiği için son zamanların en gözde eğitim verme yöntemlerinden biri. Üstelik bu eğitim verme yöntemi sınıf içi eğitimlerinin aksine bir yere ve belli bir zamana bağlı kalmayı gerektirmiyor. E-öğrenme ile eğitimler internet bağlantısı olan bir bilgisayardan istenen yer ve zamanda alınabiliyor.

Eğitim, şirketler için her ne kadar vazgeçilmez bir ihtiyaç olsada ekonomik krizlerde bütçesi ilk kesilen kalemlerden birisi oluyor. Bu gibi ekonomik kriz durumlarında sınıf eğitimlerini azaltmak isteyen şirketler için e-öğrenme bir adım daha öne çıkıyor. E-öğrenme’nin profesyonel alt yapı maliyetlerini saymazsak sınıf içi eğitimlere nazaran oldukça avantajlı bir eğitim verme yöntemi olduğunu söyleyebiliriz.

Bugün Türkiye’de öncü şirketler çalışanlarını e-öğrenme ile eğitiyor. Bu şirketlerin e-öğrenmeyi seçmesinin sebepleri arasında, çalışanlara hızlı eğitim verebilmesi, onları zamandan ve mekandan bağımsız bir şekilde eğitimle donatabilmesinin yanında sınıf eğitimlerine nazaran çok daha uygun ücretlerle eğitim verilebilmesi söylenebilir. Türkiye’nin en büyük şirketleri her yıl e-öğrenmeyi kullanarak milyonlarca Türk Lirası kâr elde ediyor.

Şuan içinde bulunduğumuz global krizle beraber şirketler eğitim masraflarını belirli oranlarda kısmaya gitti. Bu gibi durumlarda da e-öğrenmeye olan yatırımlar arttırıldı ve çalışanların sınıf ortamında alamadıkları eğitimler internet üzerinden verilmeye başlandı. Böylece çalışanlar hem öğrenmeleri gereken konuları gecikmeden öğrenmekte hem de şirketler bu sayede kriz ortamında çok daha uygun maliyetlerde çalışanlarına eğitim sunabilmekte.

E-öğrenme’nin kriz ortamında çok daha hızlı bir yükselme trendi izlediğini görüyoruz. Hiç şüphe yok ki ileride doğabilecek kriz ortamına şirketler kendilerini hazırlamak için e-öğrenmeyi daha etkin bir şekilde kullanmaya başlayacak.

Açık Kaynak Kodlu Eğitim Yönetim Sistemleri

Günümüzde hemen hemen her türlü yazılımın açık kaynak kodlusunu bulmak mümkün. Sınırlı bir sayıda kod geliştiricisi tarafından yazılan ve dünyanın dört bir yanındaki açık kaynak kod geliştiricileri ile geliştirilen bu yazılımları E-Öğrenme alanında da bulabiliyoruz.

Eğitim Yönetim Sistemlerine baktığımızda en çok bilnen açık kaynak kodlu eğitim yönetim sistemi Moodle olarak karşımıza çıkıyor. Dünya üzerinde çok sayıda kullanıcısı olan Moodle gibi farklı açık kaynak kodlu yazılımlarıda aşağıda sizlerle paylaşıyorum.

ATutor
 
ATutor açık kay kodlu ve web tabanlı bir eğitim içerik yönetim sistemidir.

Daha fazla bilgi için yazılımın web sitesini ziyaret edebilirsiniz:

http://www.atutor.ca/
 
Dokeos
 
Dokeos, e-öğrenme ile ilgili aktivite yaratmanıza ve bunlar takip etmenize olanak veren bir eğitim yönetim sistemidir.
 
Daha fazla bilgi için yazılımın web sitesini ziyaret edebilirsiniz:

http://www.dokeos.com/
 
dotLRN
 
MIT (Massachusetts Institute of Technology) tarafından geiştirilen ve dünyada yaygın olarak yük öğrenim, devletlet ve K12 düzeyindeki okullar tarafından kullanılan bir eğitim yönetim sistemidir.
 
Daha fazla bilgi için yazılımın web sitesini ziyaret edebilirsiniz:

http://dotlrn.org/
 
ILIAS
 
ILIAS, öğrenme kaynaklarınızı yönetmenize yardımcı olan bir eğitim yönetim sistemidir.
 
Daha fazla bilgi için yazılımın web sitesini ziyaret edebilirsiniz:

http://www.ilias.de/
 
LON-CAPA
 
LON-CAPA bir diğer açık kaynak kodlu eğitim yönetim sistemidir.
 
Daha fazla bilgi için yazılımın web sitesini ziyaret edebilirsiniz:

http://www.lon-capa.org/

Moodle
 
Moodle, açık kaynak kodlu eğitim yönetim sistemleri arasında en fazla bilinirliğe sahip yazılımdır. Kurs yönetimi, eğitim yönetim sistemi ve sanal öğrenme birimi olarak bilinmektedir. Dünyada bir çok üniversite ve kamu kuruluşu tarafından kullanılmaktadır. Kolay kullanımı, dünyanın her yerinden geliştiricilerinin bulunması sayesinde en fazla kullanılan eğitim yönetim sistemdir.
 
Daha fazla bilgi için yazılımın web sitesini ziyaret edebilirsiniz:

http://moodle.org/
 
OpenUSS
 
OpenUSS internet aleminde aramalar sonucunda karşımıza çıkan bir diğer açık kaynak kodlu eğitim yönetim sistemdir.
 
Daha fazla bilgi için yazılımın web sitesini ziyaret edebilirsiniz:

http://openuss.sourceforge.net/openuss/index.html
 
Sakai
 
Sakai açık kaynak kodlu bir Kurs Yönetim Sistemidir.

Daha fazla bilgi için yazılımın web sitesini ziyaret edebilirsiniz:

http://www.sakaiproject.org/portal
 
Spaghettilearning
 
Spaghettilearning son olarak sizinle paylaşacağım bir açık kaynak kodlu eğitim yönetim sistemidir. Dünyada 18 farklı dilde destek vermektedir.
 
Daha fazla bilgi için yazılımın web sitesini ziyaret edebilirsiniz:

http://www.spaghettilearning.com/